15 Eylül 2013 Pazar

Güllüoğlu'nda simit yapmanın sırlarını öğrendik...

fatih gülloğlu, blogger toplantisi, simit workshopı, simit nasil yapılır, pastane simiti tarifi

Simit deyince hepimizin yüzünde bir tebessüm beliriyordur eminim. :) Ben çok seviyorum. Belki de en sevdiğim hamur işidir. Hani bir simit mi bir poğaça mı derseniz simidi tek geçerim. Yanında ayranı veya peyniri ile herhangi başba birşeye ihtiyaç duymaksızın doyuruverir karnınızı. Küçükken annem bizim yöremize (urfa) ait bir simit yapardı. İçine koyunun iç yağı eritilerek kullanılan oldukça lezzetli bir simitti. Deneyince tarifini sizlerle paylaşırım. Gün gelip bir gün simit yapabileceğim hiç aklıma gelmezdi. Güllüoğlu hepimizin bildiği bir marka. Özellikle ilk aklıma baklava geliyor. Sanırım dillere destan lezzeti ve güvenilirliği ile biliyoruz. Geçtiğimiz hafta Canan hanım tarafından Kağıthane'de bulunan Güllüoğlu'na davet aldım. Workshopta ve Güllüoğlu'nun hem mutfağını görecek hem de bildiğimiz susamlı simitini yapacaktık.
Fatih Bey'in aramıza katılması ile güzel bir sohbet yaptık. Akabinde mutfağına gidip simit nasıl yapılır öğrenmeye koyulduk.
Fatih bey hamuru önce genişçe çukur açmamızı söyledi. Bu şekilde karışım daha doğru olurmuş. Annemde hep öyle yapardı. Ben de kızardım böyle yapmasak olmaz mı diye? :))
Tüm malzemeleri karıştırıp yoğurduktan sonra mayalanması için 10 dk beklettik. Bekletilen hamurları tepsiyi ters çevirip tezgaha koyduk.
Elimizle fotoğraftaki gibi iki ucu topak olacak, yani ince olmayacak şekilde ortasına basarak uzattık. Bunun sebebi simidi yaparken iki ucundan birleştireceğimiz için uçlarını kalın tutmamız gerekiyor ki kilitleyebilelim. Simit yaparken en mühim konu kilitmiş. Çünkü pekmeze batırdığımızda pekmez iyi kitlenmeyen simitin uçlarını açıyor.
Ve yaptığım ilk simitim. :)) Püf noktası şu ki her tarafı eşit olmalı. Kalın veya ince bölümleri olmamalı. Bilmiyorum becerebilmiş miyim? :)

Simitleri pekmez ve su karışımına buluyoruz.
Geniş bir kapta bulunan susamlara batırdık. 
İyice susama bulaştırdığımız simitleri elimizle dikkatlice genişlettik.
Veeee simitlerimiz. :)

Ve sonunda simitleri güzel bir kahvaltı eşliğinde tattık. Gerçekten nefisti. Önümüzdeki günlerde tekrardan deneyimleyip size tarifini paylaşacağım. :)
Beni yalnız bırakmayan kuzenim Şöhret'e çok teşekkür ederim. :)

Buradan Canan hanıma, bizlere güler yüzünü esirgemeyen ve mekanını bizlere açan sevgili Fatih Güllüoğlu'na buradan kocaman teşekkürlerimi sunarım. :)

6 yorum:

  1. simitler çok lezzetli gözüküyor ellerinize sağlık:)

    YanıtlaSil
  2. En sevdiğim,şey...siz simit biz gevrek deriz ama gerçekten de görüntüleri aynı olsa da tatları farklı Yağmur'cum. Kalemine sağlık, çok güzel anlatmışsın.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gelip yiyeceğim bir gün İzmir'e şu gevrekten. :) Çok öpüyorum canım. Çok sağol... Sevgiler...

      Sil
  3. Ne güzel ve faydalı bir gündü dimi kuzum :) Güleryüzlü kuzenin oralardaysa selam et:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet gerrçekten çok güzeldi. Aleyküm Selam canım benim. Öperim. =)

      Sil

Ziyaretiniz ve yorumunuz için teşekkür ederim. Yine beklerim.