Karaca ile "Senin Sofran" eğitimi...

Bu yazıyı yazarken şunu belirtmeliyim ki sofra dizmek pek bana göre bir iş değil... Çünkü hiç anlamıyorum. Zira belki bekar olduğum için kendi düzenimin olmayışı. Belki malzemeleri temin etmemem güzel bir masa kurmamı hep engellemiştir. 6 yıldır blog yazıyorum bilenler bilir doğru düzgün masa fotoğrafım yoktur. Ya misafirliğe gitmişimdir ya da başkasının masası diye çeker paylaşırım. Davet edildiğim Karaca ile "Senin Sofran" eğitimi benim için en özel etkinliklerimden birisiydi. Çünkü sofra kurma eğitimi alacaktım. Çok yoğun tempolu bir günümde işyerimden özel izin alıp koştura koştura gittim. Antalya'dan katılımcı bloggerların olduğunu öğrenmekte onları göreceğim için ayrıca sevindirdi.

Karaca ekibinden bize porselenin ve kaşık-çatalın geçmişini anlattı. Kendisine anlatımı için çok teşekkür ederim.

İlk çatal kaşık bıçak Venedik ve Floransa çatalı XI. yüzyıldan bu yana tanıyormuş. Fakat uğursuz sayıldığı için sorun haline gelmiş. İlk kez duydum. Çatalın uğursuz sayıldığını.

14. ve 15. yüzyıllarda çatal İtalyan sofralarında makarna yemek için kullanılmış. 

İlk çatal kaşık... Ne kadar etkileyici değil mi çatalın görüntüsü. :)

Porselen benzeri ilk üretim MÖ 1600 yıllarında Çin'de Shang hanedanı zamanında yapılmış.   Daha kaliteli yani bugünkü anlamıyla ilk porselenler farklı bileşenler bir araya getirilerek yapılan üretimler 7. yüzyılda Tang hanedanı döneminde gerçekleştirilmiş. Çin porselende öne geçmesinde bu tarihi sürecin demek ki çok ilgisi varmış.

Fransız porselenleri, 1700'lerde en kaliteli yumuşak porselenler olarak ün salmış. Serves'de üretilen bu porselenlerin adı Serves olarak tanınıyormuş. Renkleri ve şekilleri çok güzelmiş.

Alman bir kimyacı 1709 yılında sert porselen imalatının sırrını çözüyor. Bu keşif 1710 yılında Meissen'de bir porselen fabrikası kurulmasını sağlıyor. Dresden şehri yakınlarında üretildiği için adı da öyle anılıyormuş. Yaklaşık 1 yüzyıl boyunca bu fabrika diğer sert porselen üreticilerinin çok üzerinde bir kalitede ürünler üretmiş.

MASA DÜZENİ:

Geçmiş dönemde yapılan bir sunum sanırım. Çok eski geldi bana. :)

Şimdi gelelim öğrendiklerime. :)

Karışık gibi görünsede artık bir mantığı var. Ben öğrendim bu bilgisizlikle...

• Masamızdaki tabak yerleşimi verilecek mönüye göre olmalıdır. Örneğin mönü de çorba yer alıyorsa, düz yemek tabaklarının üzerinde çorba tabakları yer almalıdır.

• Eğer mönüde çorba yer almıyorsa o takdirde ordövr servisi için düz ve büyük tabaklar yerleştirilmelidir. Tabakların yerleştirilmesi mönü'deki düzenleme ile paraleldir.

• Masa örtüsünün üzerine ilk olarak düz ve büyük olan tabağı yerleştirin ve bu tabağın üzerine ana yemek tabağı ve ortasına da çorba kasesini yerleştirin.

• Sol tarafa salata çatalı, sonra ana yemek çatalı bıçak, sağ tarafa da çorba kaşığı ekmek tabağının üstünün yatay bir şekilde karşısına ya da üzerine tereyağı bıçağı yerleştirin. 

• Tabağın yukarısına fotoğrafta da görüldüğü gibi bir tatlı kaşığı (çatal ile yenecek bir tatlı ise yanına tatlı çatalı) yerleştirin. Bardaklarınızı yerleştirin.

• Su bardağını tabağın sağ üst köşesine, bıçağın hizasına yerleştirin. Su bardağının sağına ve kaşığa doğru şarap bardağını yerleştirin. (İçkisiz davetlerde şarap bardağı yerine meşrubat için bir bardak daha yerleştirin.)

• Yemek çatalı tabağın soluna.

• Yemek bıbağı tabağın sağına.

• Yemek kaşığı tabağın sağına, bıçağın dışına.

• Balık çatalı tabağın soluna, çatalın dışına.

• Balık bıçağı tabağın sağına, yemek bıçağı dışına.

• Meze çatalı tabağın soluna, diğer çatalların dışına.

• Pasta çatalı veya kaşığı tabağın ön kısmına.

• Pasta bıçağı tabağın ön kısmına, keskin tarafı tabağa, sapı sağa doğru, çatalın yanına.

• Su bardağı tabağın sol ön kısmına.

• Meşrubat bardağı su bardağının sağına.

• Tuzluk ve biberlik iki servis tabağı arasına.

• Yağ ve sirke sofranın ortasına yakın.

• Hardal ve diğer soslar yağ ile sirkeye yakın.

• Salata tabağı servis tabağının sol ilerisine.

• Meyve tabağı ortaya konulmalı...

Çok sevdiğim ve etkinliklerde bir arada olmaktan keyif aldığım blogger dostlarımın yanı sıra Antalya'dan gelen blogger arkadaşlarımızla birlikte olmak çok keyifliydi. :)

Bu eğitime beni dahil eden Karaca Ayşenur Kıvılcım hanımefendiye ve tüm ekibine çok teşekkür ederim... :) Ayrıntılar ve tüm görseller için Karaca ve Senin Sofran tıklayıp inceleyebilirsiniz.